İbrahim ERDOĞAN

 

 

Şehit Düştüğü Tarih: 12 Temmuz 1991

 

Şehit Düştüğü Yer: İstanbul, Balmumcu

 

Doğduğu Tarih: 1950

 

Doğduğu Yer: Sivas

 

Mezar Yeri: Karacaahmet Mezarlığı, İstanbul

 

 

Ölüm mangalarının İstanbul'da Devrimci Sol'a karşı 12 Temmuz'da Dikilitaş, Balmumcu, Nişantaşı ve Yeni Levent’te dört üste gerçekleştirdiği katliam operasyonunda şehit düştü.

 

Hareketimizin önderlerinden, kır gerillası sorumlusu İbrahim Erdoğan, yoksul bir Kürt ailesinin çocuğuydu. Çocukluktan iti­baren yaşamını çalışarak geçirdi. Devrimci yaşamı 1969'a dayanır. Bu yıllarda THKP-C'nin iş­çi kesimindeki bir sempatizanı olarak devrimci mücadeleye katıl­dı.

12 Mart yenilgisinin yaşandığı yıllarda, örgütsel bir ilişkisinin olmamasına rağmen devrimci çalışmasını sürdürdü ve THKP-C'ye bağlı kaldı. 12 Mart sonrası ise yılgınlara, inkarcılara karşı çıkan ve THKP-C potansiyelini toparlama çabası içine girenler­den biri oldu. İYÖKD'ün kuruluşunda ve İLERİ dergisinin çıkartıl­masında onun da emeği vardır. Bu dönemde, gençlik hareketi içinde fiili bir rolü olmasının yanında emekçilerle olan bağını da devam ettirdi.

1977'de devrimci faaliyetlerinden ötürü birkaç ay tutsak kal­dı.

Tutsaklık sonrası devrimci mücadeleyi kesintisiz sürdürdü-ve 1978 yılında devrimci saflarda ortaya çıkan ayrışmada tasfiyeciliğe tavır alanların başında geldi, hareketimizin önde gelen insanlarından biri oldu.

Hareketimizin oluşumundan itibaren çeşitli görevler alan İb­rahim yoldaş, 1980 öncesi Devrimci İşçi Hareketi'nin yaratılma­sında büyük bir pay sahibidir. Başta Çağlayan ve Gültepe olmak üzere İstanbul'un birçok gecekondu semtinde, faşist saldırılara karşı koyuşta, faşist işgallerin kırılmasında, devrimci/örgütlü mü­cadelenin geliştirilmesinde, Devrimci İşçi Hareketi'nin temelleri­nin atılıp, işçi sınıfının örgütlenmesinde onun bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi, sabrı, inatçılığı, hoşgörüsüne sınırsız özverisi vardır.

12 Eylül sonrası tutsak düştüğünde, eşine ve 1.5 yaşındaki çocuğuna gözleri önünde işkence yapılmasına karşın sergilediği devrimci tavırla, yoldaşlarına direnme ruh ve azmi vererek mü­cadelenin bu kesitinde de üzerine düşenleri yerine getirdi.

Tutsaklık koşullarında düşmanın teslim alma politikalarına karşı geliştirilen her türden direniş eyleminde yer almasının öte­sinde; bu politikanın en azgın boyutlara ulaştığı 1984'te, faşizme karşı "cesetlerimizle barikat oluşturacağız" diyen hareketimizin Ölüm Orucu eyleminin birinci ekibinde gönüllü olarak yer alarak, mücadelenin cezaevleri cephesinde de bir devrimciye/DEVRİMCİ SOL'cuya yakışır tavır sergiledi. Tutsaklığın sonraki yıllarında bir an önce sıcak mücadeleye katılma tutkusuyla yanıp tutuştu ve bu amaçla gerçekleştirilen firar hazırlıklarında özverili ve di­siplinli bir çalışma içinde oldu.

1990 yılındaki devrimci firar eylemimizle özgürlüğe adım at­tıktan sonra, yeniden sıcak mücadeledeki yerini alan yoldaşı­mız, hareketimizin askeri kamp oluşturma ve kır gerillasını ya­ratma perspektifi doğrultusunda görevler aldı ve yurtdışına çıka­rıldı. Bu süreçte gerilla eğitimi aldı, yeni insanlar yetiştirdi. Bir süre sonra örgüt kararıyla ülkeye döndü ve kıra gitme hazırlıkla­rını başlattı. Bu hazırlıkları sürdürürken şehit düştü. İbrahim yol­daşın 20 yılı aşan devrimci yaşamında örnek alınacak pek çok yanı vardır. O her şeyden önce bir görev adamıydı. İlkeli ve di­siplinli yaşamıyla, tevazu sahibi gerçek bir devrimciydi. Onun için, bir masa başında günlerce daktilo yazmakla ya da saatler­ce yol yürüyüp bir not götürmekle veya bir sempatizanla bıkma­dan uzun uzadıya konuşmakla, silahlı bir eyleme gitmek arasın­da bir fark yoktu.

İbrahim yoldaşı 1969'dan, şehit olduğu güne kadar, kitle ça­lışmasındaki en küçük propaganda eyleminden, en ileri silahlı eylemlere kadar her boyutta mücadele içinde görmek mümkün­dür.

O, hiçbir örgütlü ilişkinin kalmadığı koşullarda bile devrimci faaliyetin sürdürülmesi gerektiğine inanan ve bunun için bir şey­ler yapan biriydi.

Devrimci yaşama adım attığından bu yana THKP-C ideoloji­sinin sadık bir savunucusu oldu, hareketimiz içinden çıkan her türlü sapmaya karşı mücadele etti.

Düşmana karşı inatçı ve uzlaşmaz tavrı ve devrimci yaşamı­na yön veren tüm olumlu özellikleriyle İbrahim yoldaş, DEVRİM­Cİ SOL'culara daima örnek olacaktır.

 

(Yukarıdaki özgeçmiş, Haziran Yayınevi tarafından yayınlanan «Bize Ölüm Yok» adlı kitapta yayınlanmıştır.)

 

 

Hakkında Daha Geniş Bilgi İçin...


12 Temmuz Direnişi:


Yoldaşları, yakınları İbrahim Erdoğan’ı Anlatıyor:

 

Geri